Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Ne tüfeği? Bu ülke toplu iğne üretemiyordu, toplu iğne”

KOCAELİ (İHA) – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bilişim Vadisi’nde ‘Teknoloji ve Endüstrinin Merkezi Kocaeli’ye Kıymet Katanlar Ödül Töreni’ne katıldı. Erdoğan burada yaptığı konuşmada, “Çoğu kendi imkanlarımızla yerli ve ulusal helikopterlerimizi, roket ve mühimmatlarımızı, eğitim uçaklarımızı, zırhlı araçlarımızı, gemilerimizi, torpidolarımızı hava savunma sistemlerimizi tasarladık, geliştirdik ve ürettik. Kimileri bu muvaffakiyetleri görmezden gelse de 20 yılda yapılanların ülkemiz için büyük bir gurur kaynağı olduğunu biliyorum” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gebze Bilişim Vadisi’nde düzenlenen, ‘Teknoloji ve Endüstrinin Merkezi Kocaeli’ye Paha Katanlar Ödül Töreni’ne katıldı. Merasimde Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Kocaeli Valisi Seddar Yavuz, belediye liderleri, milletvekilleri ve endüstriciler katıldı.

Ödül merasimi öncesinde salonda bulunanlara seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan değerli açıklamalarda bulundu. Bilişim Vadisi’nden bahseden Erdoğan, “Bundan 3 yıl evvel burayı açtığımızda buranın Türkiye’nin yarınlarını şekillendirecek üs olacağını söz etmiştim. Bilişim Vadisi, yazılım, mobilite, elektronik, güç, tasarım ve oyun üzere bölümlerde faaliyet gösteren firmaları ile Türkiye’nin köşe taşıdır. Ülkemizin en büyük teknoloji geliştirme bölgesi. Önümüzdeki devirde vadimizin teknoloji ve inovasyon kapasitesini daha da arttıracağına inanıyorum” dedi.

Farklı alanlarda Kocaeli’nin gelişmesine katkı sunanları ödüllendirdiklerini söz eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kocaeli ile birlikte, Türk iktisadına bedel katarak, ödül almaya hak kazanan şirketleri ve girişimcileri kutluyorum. Gelecekte de Türkiye için hayal kuran ve bu hayalleri gerçeğe dönüştürmeye çalışan iş insanlarını her alanda desteklemeyi sürdüreceğiz” diye konuştu.

“Kimilerinin ülkeyi felakete sürükleyecek akıl dışı telaffuzlarına karşın, ekonomik hayatın durmasına müsaade etmedik”

‘Teknolojik bağımsızlığı kazanmadan, ulusal endüstriyi inşa etmeden, ne ekonomik, ne de siyasi manada özgürlüğü tesis edebilirsiniz’ diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Savunmada dışa bağımlılık nasıl önemli problemler doğurursa, teknoloji ve üretimde dışa bağımlılık da benzeri riskler oluşturur. Korona virüs salgını sürecinde yaşananlar bu gerçeği çarpıcı halde ortaya koymuştur. Dünyanın en güçlü, en müreffeh ülkelerinin bile sıhhat çalışanları ve vatandaşları için maske bulamadığı, minimum sıhhat hizmetlerini sunmakta zorlandığı günler yaşadık. Global tedarike zincirlerindeki kırılmalar sebebiyle birçok yerde üretim aylarca durma noktasına geldi. Hastanelerden, marketlerden, sanayi sitelerinden yansıyan manzaraları hepimiz pek uygun hatırlıyor. Türkiye olarak bu sancılı süreçte sıhhatle birlikte iktisatta de başarılı bir imtihan verdik. Bazılarının ülkeyi felakete sürükleyecek akıl dışı telaffuzlarına karşın, ekonomik hayatın durmasına müsaade etmedik. Şirketlerimizi üretime, ticarete, istihdam devam etmesi noktasında teşvik ettik. Türk firmaları hükümetimizin bu tıp teşvikleri sayesinde yurt içinde ve yurt dışında muvaffakiyet çıtasını daima üste taşıdılar. Ekonomik büyümesini istikrarlı biçimde sürdüren sayılı ülkelerden birisiyiz. Geçtiğimiz yıl elde ettiğimiz yüzde 11’lik büyümeyle G20 ülkeleri içinde birinci sıraya yerleştik. Bu yılın birinci çeyreğinde yüzde 7,3’lük büyüme kaydettik. Dünyada istihdam azalırken 31 milyon sonuna dayanarak tarihimizin en yüksek sayısına ulaştık. Her ay ihracatta rekor kırıyoruz. Temmuz ayı ihracatımız geçen yılın tıpkı devrine nazaran yüzde 13 buçuk artarak 18 milyar 550 milyon dolara ulaştı. 2002 yılında yalnızca 36 milyar dolar ihracat yapabilen Türkiye’nin, yani bununla şunu söylüyorum; misyona geldiğimizde ihracatımız 36 milyar dolardı. Artık nereye geldik? 250 milyar dolara yaslandık. Turizmde 2022 amaçlarımızın de üzerine çıkacağımız görülüyor” formunda konuştu.

“Başka ülkelerin yurt dışı pazarlarda bıraktığı boşluğu hamd olsun Türk eserleri ve bizim firmalarımız dolduruyor”

Asya merkezli üretim ağına alternatif adres arayışlarında Türkiye’nin isminin giderek daha fazla zikredildiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Başka ülkelerin yurt dışı pazarlarda bıraktığı boşluğu hamd olsun Türk eserleri ve bizim firmalarımız dolduruyor. Dün malum Soçi’deydim. Döndüğümde akam televizyon ekranlarında Rusya’dan gelen kruvazör gemisinin Trabzon limanına yanaşmasını gördüm. İftihar ettim. Düşünün Trabzon limanına artık turistler işte kruvazör gemisiyle geliyor. Endüstrisi, üretim kapasitesi, nitelikli iş gücü, 3 kıtayı birleştiren stratejik pozisyonu, sıhhat ve ulaşım altyapısıyla ülkemizin yıldızı giderek parlıyor. Global ölçekte besin ve güç krizinin konuşulduğu devirde biz epeyce rahatız. İşbirliğini, barışı, diplomasiyi önceleyen istikrarlı siyasetimizle Rusya-Ukrayna savaşının olumsuz tesirlerinden ülkemizi müdafaayı başardık. Tahıl koridorunun açılmasını sağlayarak, global problemlerin tahlilinde Türkiye’nin anahtar rolünü bir sefer daha teyit ettik. Emtia fiyatlarındaki ani ve çok yükselişlerin olduğu piyasa dengesizliklerini yakından takip ediyoruz. Fahiş fiyat artışlarıyla enflasyon sebebiyle vatandaşımızın ve iş dünyamızın sırtına binen yükü hafifletecek pek çok adım attık, atmayı da sürdürüyoruz” halinde konuştu.

“Bazıları bu muvaffakiyetleri görmezden gelse de 20 yılda yapılanların ülkemiz için büyük bir gurur kaynağı olduğunu biliyorum”

‘Asgari fiyattan memur ve emeklilerimizin maaşlarında yaptığımız artışlara, toplumsal muhafaza kalkanımızın genişletilmesinden iş dünyamıza yönelik kredi imkanlarına kadar attığımız her adımda toplumuzun tüm bölümlerine sahip çıkıyoruz’ tabirlerini kullanan Recep Tayyip Erdoğan, “Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazlayla ülkemizi büyütme aslına dayanan Türkiye iktisat modelini taviz vermeden uyguluyoruz. Hayata geçirdiğimiz siyasetimizin sonuçlarını inşallah önümüzdeki yılın birinci çeyreğinde, bilhassa enflasyonda daha net biçimde göreceğiz. Türkiye’yi bu global fırtınadan da selamete kesinlikle çıkaracağız. Günümüz iktisadının rekabetçi yapısında öne çıkmanın yolu, güçlü üretim kapasitesiyse birlikte yüksek teknoloji ve yenilikçiliktir. Son 20 yılda Türk iktisadını bu tarafını güçlendiren pek çok adım attık. Cumhuriyet tarihinin en büyük sanayi ve teknoloji atılımı olarak ulusal teknoloji atılımını başlattık. Ülkemizde dünya ile yarışabilecek bir girişimcilik ekosistemi inşa ederken, Türk teşebbüslerine yatırım yapanları destekleyecek programları devreye alıyoruz. Türkiye’de teknoloji tabanlı işlere yapılan yatırım ölçülerinde keskin bir artış yaşanıyor. 2023 için öngördüğümüz yatırım sayılarını 2 yıl öncesinden büyük bir farkla geçtik. 2020 yılında Türkiye’deki teknoloji şirketlerine yapılan yatırımlar yalnızca 148 milyon dolar iken, 2021 yılında bu ne oldu biliyor musunuz? 1 buçuk milyar doları aştı. 2022’nin birinci yarısında 132 teknoloji teşebbüsüne yapılan 1,4 milyar dolarlık yatırımda aslında yeni rekorların, yeni muvaffakiyet öykülerinin sinyallerini veriyor. Türkiye bu yılın birinci yarısında oyun yazılımı bölümünde Avrupa’da en fazla yatırım alan ülke oldu. Bundan 2 sene evvel ülkemizde 1 milyar dolar değerlemeye ulaşan hiç şirket yokken bugün bu şirketlerin sayısı 6’ya ulaştı. Ayrıyeten birçok kendi imkanlarımızla yerli ve ulusal helikopterlerimizi, roket ve mühimmatlarımızı, eğitim uçaklarımızı, zırhlı araçlarımızı, gemilerimizi, torpidolarımızı hava savunma sistemlerimizi tasarladık, geliştirdik ve ürettik. Kimileri bu muvaffakiyetleri görmezden gelse de 20 yılda yapılanların ülkemiz için büyük bir gurur kaynağı olduğunu biliyorum” tabirlerini kullandı.

“Ne tüfeği? Bu ülke toplu iğne üretemiyordu”

‘Az evvel bakanımız tüfeklerden bahsetti. Bırak tüfeği Sayın Varank, ne tüfeği? Bu ülke toplu iğne üretemiyordu, toplu iğne ve artık hamd olsun buralara geldik’ diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün dünya da insansız hava araçları denilince akla birinci Türk SİHA’ları geliyor. Evvel İHA ile başladı, akabinde SİHA , artık akıncı. Ben Sayın Bush Amerika’da lider iken kendisiyle bir ziyarette şimdi başaklan olmamıştım lakin seçimi kazanan bir partinin lideriydim. Ve Amerika’ya yaptığım ziyarette Sayın Bush ile bir mevzuyu ele aldık. Dedim ki, ’Hani terör ile gayrette bize gerekli takviyeleri verecektiniz. İHA’lar verecektiniz, SİHA’lar verecektiniz ’Bunlar verilmiyor mu?’ dedi. ’Evet, verilmiyor’ dedim. ’Türkiye’ye bunlar verilecekti, niye verilmiyor?. Çabucak bu işi halledeceksiniz’ dediler ve bize o vaktin koşullarında 24-48 saat ile İHA’ları verdiler. Lakin ondan sonra tabi çabucak çekip alıyor. Allah rahmet eylesin, Özdemir Beyefendi bizim bu halimizi görünce çocuklarıyla birlikte masaya oturdular ve o gün bir adım attılar. Hızla birinci adım İHA’nın üretimiydi. İHA’nın üretimini gerçekleştirdiler, akabinde SİHA’nın üretimi gerçekleşti. Ve en son Akıncı’nın üretimi gerçekleşti. Tabi bütün bunlarla bir arada Türkiye bu alanda sıraya girenlerin olduğu bir ülke pozisyonuna geldi. Artık herkes İHA istiyor, SİHA istiyor, Akıncı istiyor. Sıkıntı buydu, bunu başarmaktı. Bu noktaya geldik. Bir savaş halini düşünün. Dün işte Sayın Putin ile bunları konuştuk. Bu noktaya geldik. Bir savaş halini düşünün. Dün işte Sayın Putin ile bunları konuştuk. Tahran’da tekrar konuşmuştuk. Artık bizimle bu alanlarla da ortak yatırımlara girmek isteyen dünyadaki üstün güçler var. Güçlü olursan bunlar oluyor, olmadığınız sürece bunlar olmuyor” dedi.

“2023’ün birinci çeyreğinde TOGG’u vatanımızın yollarında görmeye başlayacağız”

Muharebe meydanlarında kendilerini ispatlayan SİHA’larımızın kabiliyetini artık tüm dünya kabul ediyor. Bir periyot en temel savunma muhtaçlıklarını bile ithal eden Türkiye, bugün pek çok ülkeye ileri teknolojiye sahip, milyarlarca dolarlık eser satıyor. Ülkemizin uygun üniversitelerinde yetişmiş 13 bin mühendis ve teknisyenimiz, ulusal muharip uçağımızın projesinde gece gündüz demeden büyük bir aşkla çalışıyor. Her he kadar birilerin vatan ve millet sevdalısı bu genç kardeşlerimizin şevkini kırmaya çalışsa da, biz onlara güveniyoruz, inanıyoruz ve onları her alanda destekliyoruz. Tıpkı halde, ülkemizin vizyon projelerinden Türkiye’nin arabasının de belirlediğimiz takvime nazaran uygun formda adım adım hayata geçiriyoruz. İnşallah, 29 Ekim 2022’de TOGG’un Gemlik fabrikasının resmi açılışını ve birinci seri üretim aracının banttan inme merasiminin gerçekleştireceğiz. 2023’ün birinci çeyreğinde TOGG’u vatanımızın yollarında görmeye başlayacağız. ’Yapamazsınız, üretemezsiniz, üretseniz bile satamazsınız’ diyenlere inat, Türkiye’nin arabasını milletimizin ve dünyanın hizmetine sunacağız. Ülkemizi savunma endüstrisinde nasıl parmakla gösterilen düzeye getirdiysek, inşallah elektrikli arabada de benzeri başarıyı kesinlikle yakalayacağız. Az evvel gencimizi dinledik, bu noktada artık bizim bu cins yetişmiş kendine inanan gençlerimiz olduğu sürece biz bunları üretiriz, bunları üretmenin ötesinde de elektrikli arabada de dünya ülkeleriyle yarışabiliriz. Tüm bu hakikatlere karşın Türkiye’yi hala saman ithalatçısı üzere görmeye çalışanlar, Türk iktisadının üretim kapasitesinden habersiz cahillerdir. Bu insanları palavra yanlış bilgilerle Türkiye’yi inzam etmek, kendi ülkelerine kara çalmak yerine ben Kocaeli’ye davet ediyorum. Gelsinler Kocaeli’ye buranın organize sanayi bölgelerini ve Bilişim Vadisi’ni gezsinler görsünler. Kendilerinin de cehaletini burada anlasınlar. Burada üretimi, teşebbüsçü ruhu şahsen yerinde görsünler. Gelsinler Türkiye’nin endüstride neleri başardığına şahsen şahit etsinler. Gelsinler, Gebze Bilişim Vadisi’nin temsil ettiği vizyona şahit olsunlar. Kocaeli, 14 organize sanayi bölgesi, sanayi bölgesi, stratejik üretim tesisleri ve imalatta çalışan yaklaşık 270 bin vatandaşımızla Türk iktisadına her yıl devasa katkılar sağlıyor. Bu kentimiz muazzam üretim hacmiyle, otomotiv, kimya ve metal sanayine damga vuruyor. 2021 yılında Türkiye araç üretiminin yaklaşık yüzde 40’ını tek başına Kocaeli kentimiz gerçekleştirdi. Türkiye’nin ihracatta yakaladığı ivmede en başarılı 2. kent olarak ön plana çıktı. Toplam 128 araştırma, geliştirme merkezi, 15 tasarım merkezi yaptıkları çalışmalarla kentimizin rekabetçi gücüne güç katıyor. Kocaeli’deki 5 teknoloji geliştirme merkezinde yürütülen araştırma ve geliştirme faaliyetleri, katma kıymetli üretime öncülük ediyor” diye konuştu.

Programın akabinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sanayicilere mükafatlarını verdi. Nuh Çimento İdare Heyeti Lideri Tevfik Alım, ’En fazla ihracat yapan firmalar’ kategorisinde mükafatını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın elinden aldı.

İhlas Haber Ajansı